Milli hava savunma sistemi: Siper
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Milli Teknoloji Geliştirme Altyapı Açılış Töreni’nde konuştu. Milli uzun menzilli füze savunma sisteminin adının SİPER olduğunu açıkladı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Millî Teknoloji Geliştirme Altyapıları Açılış Töreni’ne katıldı.
Cumhurbaşkanlığı’nın sitesinden yayınlanan haberde Erdoğan savunma sanayinde millileşme adına atılan önemli projeler ve gelecekte yapılması planlanan projeler hakkında önemli bilgiler verdi.
TÜBİTAK SAGE Yerleşkesinde gerçekleştirilen törende, savunma sanayi alanında tamamlanan; Optik Sistemler Araştırma Laboratuvarı OPMER, Harp Başlığı Raylı Sistem Dinamik Test Altyapısı HABRAS, Aktif Koruma Sistemi PULAT, Yüksek Güçlü Lazer Sistemi IŞIN ve Elektromanyetik Fırlatma Sistemi SAPAN’ın hizmete alınmaları gerçekleştirildi.
“TÜRKİYE, SAVUNMA TEKNOLOJİLERİNİN HER ALANINDA SÖZ SAHİBİ BİR ÜLKE OLMA YOLUNDA HIZLA İLERLİYOR”
Millî Uzun Menzilli Bölgesel Hava Füze Savuma Sistemi çalışmalarının da tanıtılıp isminin açıklandığı tören öncesinde Cumhurbaşkanı Erdoğan, savunma sanayiinde yerli ve milli olarak üretilen silah ve mühimmatları, teknolojileri ve sistemleri inceleyip yetkililerden bilgi aldı.
Türkiye’nin, savunma, havacılık ve uzay teknolojilerinin her alanında söz sahibi bir ülke olma yolunda hızla ilerlediğini kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Özellikle yüksek çözünürlüklü gözlem, haberleşme uyduları ve alt sistemleri, uydu fırlatma sistemleri, uydu veri işleme, depolama ve bilgi destek sistemleri konusunda gerçekten önemli neticeler alıyoruz” diye konuştu.
Daha gelişmiş uydular tasarlamak, üretmek ve uzaya göndermek için, uydu kameralarının büyük çaplı aynaların Türkiye’de üretilmesini hedeflediklerini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu kamerada kullanılan ayna, mercek, prizma ve filtre gibi hassas optik bileşenlerinin yurt dışından tedarik edildiğini aktardı.
Optik Sistemler Araştırma Laboratuvarı OPMER’in, bu parçaların maliyetlerinin yüksek ve yurt dışından tedarikinde zorluk yaşanması dolayısıyla kurulduğunu hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, ürünlerin tasarım, ölçüm, entegrasyon ve test faaliyetlerinin de gerçekleştirileceği OPMER’de artık uydu kameralarının yanında, hassas optikler ve teleskoplarda kullanılan büyük çaplı aynaların da üretileceğini açıkladı.
“SAVUNMA SANAYİİNDE YÜZDE 20’LERDE OLAN YERLİLİK-MİLLÎLİK ORANINI YÜZDE 65’LERE ÇIKARDIK”
Son yıllarda Türkiye’ye karşı yoğunlaşan saldırıların arkasındaki sebeplerden birinin de, uyguladığı bağımsız politikalara duyulan tepki olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Yine biliyoruz ki siyasette ne kadar bağımsız olursak olalım, iş dönüp dolaşıp savunma sanayimizin gücüne dayanıyor. Hamdolsun bu noktada da ciddi mesafeler kat ettik. Savunma sanayiinde yüzde 20’lerde olan yerlilik-millîlik oranını, bugün yüzde 65’lere çıkardık. İşte bu başarının arkasında, açılışını yaptığımız tesis gibi ileri teknolojiyle donatılmış altyapılar, verilen emekler, sergilenen maharetler vardır. Yaşadığımız dönemin tarihe altın harflerle kazınacağına inanıyorum. Ancak ulaştığımız seviyeyle yetinemeyiz. Bağımsız ve güçlü Türkiye hedefine, savunma sanayiimizde başlattığımız millî hamleleri kesintisiz şekilde sürdürerek varabiliriz ve varacağız” diye ekledi.
“HABRAS İLE SAVUNMA SANAYİİMİZ SINIRLI SAYIDA ÜLKENİN SAHİP OLDUĞU ÖNEMLİ ALTYAPIYA KAVUŞMUŞ OLUYOR”
TÜBİTAK Savunma Sanayii Araştırma ve Geliştirme Enstitüsü SAGE’nin, geliştirdiği yüksek teknolojiye dayalı silah sistemleriyle savunma sanayiinde önemli katkılar verdiğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, Konya Karapınar’da bugün açılan Harp Başlığı Raylı Sistem Dinamik Test Altyapısı HABRAS’ın da bunlardan biri olduğunu söyledi.
Millî silah sistemleri ile yurt dışından satın alınan silah sistemlerinin testlerinin HABRAS tarafından yapılacağını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “HABRAS’ın işletmeye alınması ile savunma sanayiimiz, Amerika, İngiltere, Fransa, Almanya, Rusya ve Çin gibi sınırlı sayıda ülkenin sahip olduğu önemli bir yeteneğe ve altyapıya kavuşmuş oluyor” şeklinde konuştu.
TÜBİTAK SAGE ve ASELSAN ortaklığında geliştirilen PULAT Aktif Koruma Sistemi’nin ise entegre edildiği tankı sahada maruz kalacağı tehditlere karşı koruyan bir sistem olduğunu aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu teknolojiyle Türk Silahlı Kuvvetleri’nin en önemli muharip gücü olan tank birliklerinin hayati bir teknolojiye kavuşmuş olacağına işaret etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasında, bugünkü törenle teslimi gerçekleştirilen bir diğer savunma sanayi projesinin, Yüksek Güçlü Lazer Sistemi IŞIN olduğunu açıkladı.
IŞIN projesi kapsamında yerli imkânlarla üretilen lazer ve lazer sistemleriyle Türkiye’nin savunma uygulamalarına uygun kilovat üzeri lazer yapan ülkeler arasına girdiğini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, TÜBİTAK BİLGEM tarafından Kırıkkale’de hayata geçirilen projenin de ülkeye ve millete hayırlı olması temennisinde bulundu.
“GÜNÜMÜZDE GÜVENLİK KAVRAMININ ANLAMI BÜYÜK ÖLÇÜDE DEĞİŞTİ”
Konuşmasında günümüzde güvenlik kavramının anlamının büyük ölçüde değiştiğini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, artık fiziki güvenliğin siber güvenlikle, dijital sanayiyle, yerli yazılımla, yapay zekâyla tahkim edilmesi gerektiğini vurguladı. “Nanoteknoloji, malzeme, havacılık, uzay ve savunma alanlarında ihtiyaç duyduğumuz teknolojik derinliğimiz her geçen gün artıyor” ifadelerini kullanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “İşte bu teknolojik derinliklere ulaşan ürünlerden bir tanesi olan Elektromanyetik Fırlatma Sistemi, kısa adıyla SAPAN’ı bugün hayata geçiriyoruz. Maliyetleri oldukça yüksek kimyasal yakıtlar ile ulaşılması riskli olan, sesin altı katı ve üstü yani hipersonik hızlara SAPAN ile birlikte erişebileceğiz. Hipersonik hızlarda hareket eden bir mühimmatın hem takip edilmesi hem de imha edilmesi çok zordur. Bu yüzden bu tür mühimmatlar kritik hedeflerin imhasında kritik öneme sahiptir.”
Geliştirilen bazı mühimmatların da bugünkü tanıtım teslim ve hizmete alım töreninde yer aldığını sözlerine ekleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, F-4 ve F-16’larda kullanılan ve standart bombaları akıllı bomba hâline getiren Hassas Güdüm Kiti-82 ile Kanatlı Güdüm Kiti’nin TSK envanterine kazandırıldığını aktardı.
MİLLİ HAVA SAVUNMA SİSTEMİ: SİPER
Türkiye’nin, uzun menzilli bölgesel hava füze savunma sistemine olan ihtiyacının farklı vesilelerle gündeme geldiğine işaret ederek bu sistemin ülkenin güvenliği için önemli olduğuna vurgu yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’yi bu alanda farklı bir lige çıkaracak bir projenin ilk adımının da bugün atıldığını müjdeledi.
Savunma Sanayi Başkanlığı’nın öncülüğünde, TÜBİTAK, SAGE, ASELSAN ve ROKETSAN tarafından, Millî Uzun Menzilli Bölgesel Hava Füze Savunma Sistemi’nin oluşturulmasına yönelik çalışmaların başladığı bilgisini veren Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu sistemin adının SİPER olduğunu açıkladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Günümüz dünyasında bağımsızlığı sağlam temeller üzerine oturtmamız için tüm alanlarda yerli teknolojimizi geliştirmemiz gerekiyor. Tıpkı savunma sanayinde olduğu gibi, her alanda kendi kendine yeten, teknolojiyi tasarlayan, geliştiren, üreten ve ihraç eden ülke konumuna ulaşmaktan başka çıkar yolumuz yoktur. İşte bunun için millî teknoloji hamlesi diyoruz. Ekonomide ve dünya siyasetinde bugünkünden de daha güçlü noktalara ulaşabilmemiz millî teknolojide yapacağımız hamlelerle mümkündür” açıklamasında bulundu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu çalışmalarda Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’na çok büyük iş düştüğünü söyledi.
“ÜLKEMİZİN KÜRESEL ÖLÇEKTEKİ REKABET GÜCÜNÜ ARTIRMAYI AMAÇLIYORUZ”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti: “Bugün burada icra edilen çalışmalarda olduğu gibi, savunma ve uzay teknolojilerinin geliştirilmesine katkı sağlayarak ülkemizin küresel ölçekteki rekabet gücünü artırmayı amaçlıyoruz. Tüm bu yapılanlarda özellikle bilim insanlarımızın, araştırmacılarımızın, savunma sanayii sektörünün isimsiz kahramanlarının imzası vardır. Bu yüzden değerlerimize sıkı sahip çıkmalı, ülkemize hizmet etmeleri için onlara uygun iklimi oluşturmalıyız. Bunun için, ülkemiz açısından stratejik değer taşıyan projelere katkı sağlamak için bilim insanlarımızın, uzmanlarımızın yurda dönüşünü, çeşitli programlarla teşvik ediyoruz. Aynı şekilde, savunma sanayii alanında faaliyet gösteren küçük ve orta düzeydeki firmalarımızın, heyecanla işlerine sarılan müteşebbislerimizin, mühendislerimizin teşvikini de önemli görüyoruz.”