Şu karanlık günleri yaşarken dünyada neler olduğunu unutuyoruz desek yalan olmaz.

Hadi bu hafta plağı değiştirelim ve bizden sonraki kuşaklar için son derece önem taşıyan bir işe imza atan “Solar Impulse 2”ye bakalım.

Güneşin dünyaya verdiği çok başka bir umut doğdu.

25 nisan 2013’de nefesler turuldu ve Wright kardeşlerin uçurduğu ilk uçaktan sonra ki en heyecanlı uçuş için geri sayım başlamıştı.

Adı Solar Impuls’dı. Ağırlığı sadce 2,3 ton olan olan bu uçağı uçuracak olan enerji ise 72 metre uzunluğundaki kanatları, gövdenin sırtında ve kuyruk kısmındaki yatay stabilizede bulunan 17 bin 248 güneş hücresinde depolanacak enerjiyle mümkün olacaktı.

“Olacakmıydı, olmayacakmıydı” düşünceleriyle dünyanın etrafında sadece güneş enerjisiyle uçacak olan Solar Impulse 25 Nisan 2013’de Abu Dabi’de yerden tekerleklerini kesti.

Dünyanın en temiz, en sessiz uçağı mükemmel bir kalkışla bilinmezlerle dolu 42 bin km’lik uçuşuna başladı.

Önünde Atlas, Pasifik Okyanusu, çetin Çin coğrafyası gibi en zor etapları güneşten aldığı enerjiyle 2 saatte katettiği ortalama 45 km’lik uçuş mesafesiyle tamamlamaya başlaması, artık gökyüzünde yepyeni bir perdeninde açıldığının müjdecisi oldu.

Ve tarih 26 Temmuz 2016’yı gösterdiğinde Solar Impulse 2, imkansızı başarmak üzere tekerleklerini yerden kestiği Abu Dabi’ye Kahire-Abu Dabi uçuşuyla teker koydu.

Gökyüzünden asla silinmeyecek olan bu imzayı atan uçağı dönüşümlü olarak kullanan İsviçreli pilotlar Bertrand Piccard ve Andre Borschberg, daha temiz ve daha iyi bir dünyanın olabileceğini hepimize kanıtladı.

Peki bundan sonra ne olur? Gelecekte yolcu uçakları da güneş enerjisiyle uçmaya başlar mı?

Aslında daha şimdiden çok kısa mesafelerde de olsa, çok küçük ölçekli özel uçaklar bunu denemeye başladılar bile.

Fakat önemli olan bunu günümüz yolcu uçaklarının hızı ve mesafesine çıkarılabilir olması. Bu mümkün olur mu?

NASA yaklaşık her iki ayda bir “Dünya hızla ısınıyor” açıklamaları yapsa da, şimdilik güneş enerjisiyle, günümüzdeki yolcu uçaklarının kapasitesiyle uçan uçaklarla tanışmamız pek mümkün gözükmüyor.

Kuşkusuz bu öngörü olmayacak anlamında değil. Bundan yüzyıllar önce gökyüzünde sadece kuşların olduğu bir dünyadan bu güne geldiğimize göre, Solar Impulse 2 bize bununda var olabileceğini açıkça kanıtladı.

Ayrıca hiç yakıt kullanılmadan, sıfır maliyet ve sıfır çevre kirliğiyle yapılan bu uçuş muhtemelelen önümüzdeki yıllarda bilimsel uçuşlar adına da yapılacaktır.

Birde “bizim kuşağın göremeyeceği kesin de” gelecekte yolcu uçaklarının yakıtta sıfır maliyeti bilet fiyatlarını minimize etmiş, çevreye sıfır kirlilikle uçtuğunu düşünsenize.

Niye olmasın? Mesela Gözen’in yıllar önce Antalya’da kurduğu ve dünyanın ilk güneş enerjisiyle çalışan, çevreci simülatörü bunun küçük de olsa ilk adımı değil mi?

“Solar Impulse 2” bulutlar dağılsa da, daha temiz bir dünya için gökyüzüne asla silinmeyecek bir imza attı.

Hepinize iyi uçuşlar olsun..