Hatırlarsınız, iki hafta önce ABD İç Güvenlik Bakanı’ uluslararası uçuşların tamamında laptop yasağı getirilebileceğini açıklamıştı.

Ajanslar açıklamayı “Flaş” olarak geçti.

Geçti geçmesine de, aradanda iki hafta geçti?

ABD’nin konuyla ilgili en etkili ismi özellikle “Teröristler kafayı havadaki uçakları, özellikle de ABD uçaklarını düşürmeye takmış” diye yaptığı açıklama, aklı başında olan birinin tüylerini diken diken etmez mi?

Uluslararası ajansların her dilde geçtiği açıklama, dünyanın hemen her noktasından ABD uçuşu için, uçağa bineceklerin aklını almaz mı?

Alır. Bütün huzurunuzu da kaçırır.

Madem terör tehdidi bu kadar ağır, nerede yasak? Niye uygulanmadı?

Biz dahil olmak üzere, halen yasaklı olan ülkelerin havalimanından ABD’ye yapılan günlük uçuşların sayısını toplasak, sadece Avrupa’dan yapılan günlük uçuşların üçte birine denk gelmez.

Yasaklılar mı?

Hayır.

E, o ülkelerde işaret edilen terör yok mu?

Var.

Yasak? Yok.

İllada yasak olsun demiyorum. Aksine yasak olmasın, uçağa geçişlerde güvenliği artırın, havaliamnlarında çalışanların güvenlik takibini artırın, yapılması gerekenleri yapın diyorum.

Yasakla çözüm bulunamayacığını iddia edenlerdenim. Ayrıca o kadar bilgisayarın, pillerin, kontrolsüz şekilde, bir arada kargo ortamında olmasının daha da tehlikeli olabileceğini savunanlardanım.

Benim bilgisayarım benin yanımda mı güvendedir, yoksa kargo bölümünde mi?

Bu soruların cevabı net.

Yoksa bu işler yasakla filan olmaz. Sonu ayakkabıya gelir, pantolona dayanır, gömlekten çıkar. İşin kalibresi bomba ihtimalli tekstile niye gelmesin? Bu gidişle  “ABD uçuşları şort ve tişortla yapılacaktır, kabin ısısı ona göre ayarlanacaktır” denilemez mi?

Bu işler yasak değil, çözüm ister.

Yasağı koyanların çözüme istekli oldukları şimdilik pek gözükmüyor.

Bu işin takipçisi olan Amerkalılar gelip AHL’den bir New York’a uçsun bakalım, kendilerini nasıl hissedecekler?

JFK’den mi daha güvenli çıkıyorlar, yoksa AHL’den mi?

Cevap o kapıda duruyor.

Hepinize iyi uçuşlar olsun..