YAZARLAR
ANTALYA’DA HAVA ISINIYOR
25.05.2022
Cape Town..
Bana göre Güney Afrika’nın en yaşanılası kenti.
Afrikalılar için de öyle olsa gerek çünkü ülkenin başkentini ikiye bölmüşler.
Cape Town ve Johannesburg..
Bildiğim kadarıyla dünyada iki başkenti olan tek ülke.
Yazın başkent Cape Town, kışın Johannesburg..
Bu ilginç Güney Afrika ülkesiyle alakamız şu: “2001 yılında dünya ülkeleriyle birlikte bizimde imza koyduğumuz Cape Town Sözleşmesi..”
Bu uluslararası anlaşmanın özeti şöyle:
ICAO (Uluslararası Sivil Havacılık Teşkilatı) ve UNIDROIT (uluslararası Hukukun Birleştirilmesi Enstitüsü)’nün ortak girişimiyle 29 Ekim–16 Kasım 2001 tarihleri arasında Güney Afrika’nın Cape Town şehrinde düzenlenen diplomatik konferansta “uçak ve motorların dünyada tek bir yerde tescil ettirilerek takip edilmesini ve tek düzen ipotek prosedürüne tabi olmasını konu edinen hareketli malzemelerle ilgili uluslararası çıkarlar hakkında sözleşme” ile “hava aracı malzemelerine ilişkin protokol.”
Yaz aylarında başkent olan Cape Town’da imzalan bu anlaşma, şimdi bizim yaz aylarımızı fena ısıtacak gibi duruyor.
Çünkü..
Türkiye’de tatili tercih etmeyen Rusların bile bu yıl rotalarını ülkemize çevirmesi, doğal olarak Rus havayollarının da iştahını kabartmış durumda.
Fakat hepsinin filoları Avrupa ve Amerikalı üreticilerin uçaklarından oluşuyor.
Şimdi soru şu; Gittikleri yerlerde el konulan Rus havayollarına ait uçaklar, Türkiye’ye nasıl gelecek?
Antalya’ya indikleri anda bir daha kalkabilecekler mi?
Ruslar bunu bildiği için son bir aydır, iki kez Türkiye’den garanti istiyor.
Diyorlar ki; Ülkenize gelen uçaklara el konulmasını engelleyin ve uçaklarımız bu yıl size gelecek olan yaklaşık 3 milyon Rusun ortalama 500 binini taşıyabilsin.
Aslında son derece makul bi istek.
Ve sanki hatırlatıyorlar; “Bizim size 2’nci Dünya Savaşı’nda, Çanakkale’de yaptıklarımızı hatırlayın, şimdi de biz savaştayız.”
Ama ortada Türkiye’nin de imza koyduğu Cape Town anlaşması var ve buna göre uçak sahipleri ülkemize gelen Rus şirketlerin uçaklarına el koyabilecek.
Ancak biz kalkar da “İstanbul Sözleşmesi”nden çıktığımız gibi, “Cape Town Sözleşmesi”nden de çıkarsak el konulmayabilir.
Fakat bu durum “İstanbul Sözleşmesi”nden çıkmamıza benzemez.
Uluslararası havacılık hukuku karışır ve başımıza fena iş alırız.
O nedenle “Cape Town Sözleşmesi”nden çıkacağımıza ihtimal vermiyorum.
Şimdi..
Rus havayollarına öyle yada böyle destek veren havacılık şirketleri var ve bunların birçoğu pastadan pay kapma peşinde olan Antalya merkezli.
Ve ardı ardına yeni havayollarının kuruluşunu da gerçekleştiriyorlar.
Bu adımları atanlar yeni şirketlerin arkasında kimler olduğunu, sermayelerin nereden ve nasıl geldiğini bilinmiyor mu sanıyor?
Rus şirketlerin uçaklarının peşinde olanlar bu oyunu görmüyor mu?
Yıllardır İran’a süren ambargoyu hatırlayın.
Türkiye’den bazı şirketler bu ambargoyu öyle-yada böyle delmeye çalıştılar.
“Hiç bir şey olmaz” diyerek, bin bir çeşit numaralarla İran’a havayolu-uçak-yedek parça vs. pazarladılar.
Hangisi iflah oldu?
Hiç biri.
Üstelik var olan şirketlerini de batırdılar.
Umarım Antalya merkezli Rus pazarını hedef alan yeni havayolları da benzer durumlarla karşılaşmazlar.
Ülkemizde kurulan her havayolunun kalıcı ve başarılı olmasından daha güzel bir şey olamaz.
Ama şimdilerde Antalya’da atılan veya atılmak istenen adımlar, yakın geçmişteki gibi ali-cengiz oyunlarına benzerse (ki, fena halde benziyor) kaçınılmaz sonda ortada.
Umarım tablo böyle olmaz fakat bu gelişmeler altında belli ki Antalya’da bu sezon hava aşırı sıcak olacak.
Aman diyeyim yanmayın.
Hepinize iyi uçuşlar olsun..
