YAZARLAR

GECE GÖRÜŞÜ

27.06.2022

Marmaris’e geçmiş olsun, yangın sezonunun ilk ateşinde 4 bin 500 hektar ormanlık alan yandı bitti kül oldu.

Hiç lafı dolandırmayalım, geçtiğimiz yılın verdiği tecrübeyi ilk yangında hava gücünde sahada göremedik.

Şöyle ki..

Yangına müdahalenin 16 uçakla yapıldığı açıklanınca “hayırdır, orda ne uçuyor 16 uçak birden” dedim.

Helikopter sayısı kaç olursa olsun sıkıntı yok ama 16 uçağın birden aynı alanda uçtuğunu duyunca bi şaşırdım.

Sonra anladık ki, uçanlar “Air Tractor” diye bilinen tek motorlu, asıl üretim amacı zirai ilaçlama olan ve gerçek anlamda bir zirai müdahale uçağı.

Yakın zamanda Amerikalı üretici bu modeli piston motordan, turboprop’a yükseltip maksimum 3 ton su taşıdığı harici depoyu ekleyip, “masum” doğa yangınları için de kullanılır hale getirdi.

Bunların amfibik olanları da var ama suya inişte flot kullandıkları için göl veya çok sakin deniz inişlerine uygun.

Yani anlayacağınız, yangınlara katkısı olur ama teknik olarak iş görmez.

Bizim yangınlarımıza kürdanla su taşımaya benzer.

Ama yazılanlara bakarsanız bu Air Tractor’ler sanırsınız F-16!

Tabi bunlarla olmayacağını görünce, gözlerimiz hemen THK’nın iyileştirilen ve yangınların havada hakkından gelen uçağı olan CL-215’leri aradı.

Yok.

Oysa 4 hafta kadar önce 4 uçağın bakımları tamamlanmış ve Ankara’da bir gösteri uçuşu da yapılmıştı.

Hepimiz manşetlere taşıdık, “Efsane geri döndü” diye ama efsane ortalıkta yoktu.

Daha da kötüsü..

Nedenini öğrenince ağzım açık kaldı.

4 bin 500 hektar çam ormanı cayır cayır yanarken, THK’nın CL-215 pilotları yıllardır kullandıkları uçaklar için intibak eğitimindelerdi ve lisanslarının SHGM’den onaylanması gerekiyordu.

İyi de, adama sormazlar mı bundan daha iyi intibak eğitimi olur mu diye.

Çünkü bu arkadaşlar uçaklarına zaten yabancı değiller ve çokta iyi pilotlar.

Şunu da ekleyelim; Marmaris yanarken SHGM’nin o pilotların lisanslarını imzalaması 120 saniyeyi geçmezdi.

………………..

Gelelim Gece Görüşü’ne..

Güleyim mi yoksa sinirden kudurayım mı gerçekten bilemedim.

Çünkü..

Günde elli defa yapılan açıklamalar, “gece görüşlü helikopterler gelince öyle olucak böyle olucak, (bizde yayınladık) 5 adet gece görüşlü helikopter geldi” filan..

İyi de..

Dünya havacılık tarihinde henüz gece görüşlü helikopter diye bişey üretilmedi ki, bize gelsin.

Helikopter gece görmez, pilotu görür. Uçarken dışarısını görmek zorunda pilot, uçak gibi değil, görerek uçmak zorunda.

O nedenle pilotun kaskına takılan gece görüş gözlüğü ve pilotun gözünü almaması için kokpitteki ışıklarda yapılan çok basit değişiklik o günlerdir bahsedilen gece görüşlü helikopter oluyor.

Yani, helikopter bildiğiniz aynı helikopter tek fark pilotun hava kararınca taktığı gözlük.

Şimdi, inşallah bir daha çıkmaz ama önümüzdeki olası yangında gözlük geldi mi, gelmedi mi onu anlayacağız.

Hepinize iyi uçuşlar olsun..




Yazarın Diğer Yazıları