YAZARLAR
NE OLUYOR?
26.11.2018
Geçtiğimiz hafta Denizli’de Turkish Aviation Academy’ye ait Cessna 172 tipi eğitim uçağının düşmesi, 2018’de yaşanan 3’ncü eğitim uçuşu kazası olarak kayıtlara geçti.
Hal böyle olunca dikkatleri de çekti.
Hemen arkamıza baktığımız da; 2011-2018 diliminde tam 14 kaza var.
Ortalamaya vurursak, yılda 2 eğitim uçuşunun kazaya uğradığı duruyor önümüzde, ki bu oldukça yüksek bir rakam.
Yayın hayatında 13’ncü yılına girmeye hazırlanan AirTürkHaber’de, elimizin varmadığı tek haberlerdir şu kaza haberleri.
Doğrusu en yoğun kazalı yılı ise, maalesef 2018’de yaşadık-yaşıyoruz.
Fakat düşündürücü olan eğitim uçuşlarında yükselen kazalar.
Peki neden?
Uçaklarda mı, eğitmen pilotlarda mı, yoksa teknikte mi sorunlar yaşanıyor. Tabi bunlar işletme hatalı kazalarda olabilir, tamamen tekniğe bağlı hatalarda.
Uçaklar durup dururken düşmeyeceğine göre, sonuçta belli ki ortada bir hata var.
“GAÜN, AFA, UZAYTEM, THK, TARKİM, TAA” gibi kendisini kanıtlamış uçuş okullarında yaşanıyor bu kazalar.
Havayolları hissedilir derecede pilot sıkıntısı yaşarken, okullarda bu durumun ne olduğu ise tamamen kapalı bir kutu.
Bu kutuyu açmak ise SHGM’nin görevi. Açılacak kutu “Pandora’nın Kutusu” bile olsa SHGM bu işe neşteri atmak zorunda.
Çünkü genel olarak bilinen şu; Uçuş okullarının kendilerine göre kuralları var. Bunu söyleyen de ben değilim. Bu kurumlardan bana gelen genel bilgi bu yönde. Hatta iddiaları yazmaya kalksam, öğrenciler okullardan kaçar.
Peki bunları SHGM bilmiyor mu? Bana kadar geldiyse, muhtemelen onlarda duymuştur diye düşünüyorum.
Okullar, eğitmen pilotlar, olmazsa olmazı teknisyenler, okullardan mezun olan öğrencilerin durumları ne kadar denetleniyor?
Havayollarına yapılan sıkı denetimler, bu kurumlar için de aynı düzeyde mi? Bilmiyoruz.
Gözden uzakta olmaları, denetim rehavetini de bereberin de mi getiriyor?
Havayolları burada gözden kaçsa, yurt dışında yakalanma riskini bildiği için işi sıkı tutuyor. Ama uçuş okullarında SAFA diye bir denetim de yok.
Hiç hafife alınacak bir durum yok ortada. Bugün gidin kurumlara nasıl bir eğitim uçuşu trafiği olduğunu görün.
Bu yoğunluğun artık ihmal edilmesi asla affedilir bir durum değildir.
Madem ki kendi söküğümüzü dikicez, dünya genelinde yaşanan pilot açığını kendi kaynaklarımızla kapatıcaz, görünene göre yapılacak çok iş var demektir.
Çünkü bu ardarda yaşananlar, tesadüf olarak geçiştirlemeyecek durumdadır.
Bu konuyla ilgili tüm kurum ve kuruluşlar acilen masaya yatırılıp, hiç gözünün yaşına bakmadan mercek altına alınmalıdır.
Biz, AirTürkHaber olarak yeni nesli gökyüzüne hazırlayan tüm kuruluşların takipçisi olacağız ve gerekli makamları da göreve davet edeceğiz.
Çanların ülkemiz için çaldığının farkındayız.
Hepinize iyi uçuşlar olsun..
