09.05.2022

Bilirsiniz, en bilindik atasözlerimizden..

Perşembe’nin gelişi Çarşamba’dan bellidir derler ya..

Bana göre geçtiğimiz ilk bayramda resmi olarak 5, gayri resmi olarak 10 günlük tatilde tam olarak onu yaşadık.

Şöyle ki..

Malumunuz yerli turistin ülkemizdeki ağırlıklı rotası Bodrum ve civarıdır.

Çalışanlar açısından bu bölgede 3 günlük tatil bile kaçırılmazken 5 gün uzun, 10 günse neredeyse yıllık izin muamelesi görür.

Fakat pandemi sonrası ilk açık tatil olmasına rağmen bu defa ortalık şaşılacak derecede boştu.

Ha, diyeceksiniz ki THY 259, Pegasus ise 71 ek sefer düzenledi.

Doğru ama ek seferler sadece Bodrum ve Antalya gibi turizm bölgelerinin dışında Anadolu’nun çeşitli noktalarını da kapsadı.

İstanbul’a en yakın kaçış noktası olan Çeşme (İzmir) ve Bodrum’a konulan ek seferler, sadece havayoluyla gelenlerin buralarda iç turizme cevap veremeyeceğini net şekilde ortaya koydu.

Karayolu desteği olmadan, bölgenin hareketlenmesinin mümkün olmayacağı ortaya çıktı.

Haberlerden izledik; Otogarlar boş kaldı. Otobüs şirketleri ek seferlere bile ihtiyaç duymadı.

Karayollarından geçişler son derece düşük olduğu için, bu defa geçiş rakamları bile verilmedi.

Hatırı sayılır bir nüfusun bayram tatilini kendi koşullarına göre 10 güne çıkarmasının iç turizme en ufak faydası olmadı.

Çeşme, Kuşadası, Bodrum gibi bölgenin kapı aralığı gibi sürelerde bile dolan mekanları boş kaldı.

Haftanın son günü buralarda işletmecilik yapan, turizmle uğraşan tanıdıklarıma sordum nasıl geçti bayram tatili diye.

Verdikleri cevabı aynen aktarıyorum:

“Açıkçası geçtiğimiz yıllara dayanan tecrübemiz ve pandemi sonrası ilk kez tam açık tatil olması nedeniyle beklentimiz doğal olarak yüksekti. Kimimiz daha önceden hazırlandı, kimiyse son dakika da hazırlıklarını bitirdi. Ama bu defa geçmiş tecrübelerimiz bir işe yaramadı. Hiç beklemediğimiz tam bir sürprizle karşılaştık, her yer bomboş kaldı. Tam bir hayal kırıklığı oldu.” 

“Peki Kurban Bayramı?” dedim.

Cevapları çok net oldu:

“Haziran ayı zaten kendi pazarını oluşturacak. Üstelik bayramın geldiği tarihlerde öyle uzatılacak gibi gözükmüyor. O nedenle bu geçtiğimiz bayram, tatil uzunluğu açısından daha uygundu ve sonucu böyle oldu. Kurban Bayramı için şimdi ekstra bir beklentimiz yok.”

Dedim ya siz Bodrum’a, İzmir’e, Antalya’ya istediğiniz kadar ek sefer koyun, karayolu desteği olmazsa bu bölgelerin iç turizmde bekleneni vermesinin mümkün olmadığını ortaya koydu Ramazan Bayramı tatili.

E şimdi; Yakıttı, karayoluydu, feribot geçiş ücretleriydi filan derken öyle 5-10 günlük tatillerde eski hareketliği beklemek pek mümkün gözükmüyor.

Değişen ekonomik şartların Ege sahillerine nasıl yansıdığını çok açık gösterdi bu bayram, in-cin top oynadı.

Perşembe’nin gelişi, durumu böyle özetledi.

Havada işler artık her koşulda iyi ama karada durum hiçte öyle değil. Belli ki bu yıl sahillerde tek umut dış turizmde.

Umarım o umutta da bir kırılma olmaz.

Hepinize iyi uçuşlar olsun..