YAZARLAR
THE GUARDIAN
19.02.2024
Geçtiğimiz hafta Marmara Denizi’nde batan (Batuhan A) isimli kuru yük gemisi gündemdeki yerini halen koruyor.
Marmara Adası’ndan aldığı 1.250 ton mermer tozu yüküyle Gemlik’e doğru yola çıkan 69 metre uzunluğundaki gemi fırtına nedeniyle İmralı’nın güney batı açıklarında batmıştı.
Gemide bulunan denizcilik şirketinin sahibi armatör Murat Altıntaş ile birlikte 6 mürettebattan (yazıyı yayına verdiğimiz Pazar gecesi 00.00 itibariyle) kazadan iki gün sonra geminin aşçısı olan Zeynep Kılınç’ın cansız bedeni bulunurken diğer 5 kişi halen kayıp.
Deniz kazalarının olmazsa olmazı havadan yapılan aramalardır.
Sonuçta bu kazada da böyle oldu.
Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’na ait Sahil Güvenlik uçağı, İmralı açıklarında batan gemiyi 51 metre derinlikte görüntüledi.
Uçak görevini yaptı ama sadece gemi bulundu.
O günkü hava şartlarında yapılabilecekler bu kadar mıydı derseniz, gördüğümüz kadarıyla uçak için bu kadardı.
Düşük bulut tavanı uçak personeline göz teması sağlayamadığı için sonar aramayla gemi denizin dibinde tespit edildi.
Gelelim helikoptere..
Aynı gün Marmara’da hava rüzgarlıydı ve koşullar muhtemelen helikopterlerin uçuş emniyetini etkileyecek düzeydeydi ve o nedenle arama kurtarma çalışmalarına helikopterler dahil olamadı.
Gelelim esas mevzuya..
Milli Savunma Bakanlığı’nın gemi kazası sonrasında sosyal medya hesabından yaptığı resmi açıklama aynen şöyle:
“Deniz Kuvvetlerimize ait bir adet Seahawk helikopteri Çanakkale Deniz Hava Üs Komutanlığında, Hava Kuvvetlerimize ait bir adet AS532 tipi helikopter de bölgeye hareket etmek üzere Eskişehir 1’inci Ana Jet Üs Komutanlığında hazır bekletiliyor.”
Size nasıl geldi bu açıklama bilmiyorum ama ben şaşırdım.
Çünkü..
Koskoca Marmara Denizi’ni çevreleyen tüm il ve ilçelerde çeşitli ebatlarda Sahil Güvenlik botları bulunurken tek bir helikopter yok mudur?
Deniz kazalarının vazgeçilmez kurtarıcısı olan havadan arama kurtarma çalışmaları için Marmara Denizi’nde oluşabilecek kazalara müdahale edecek helikopterler en yakın Çanakkale ve Eskişehir’den mi gelir?
Hatta..
Çanakkale’yi anlayabiliriz de, Sahil Güvenlik helikopteri de mi Eskişehir’de konuşludur?
Konu deniz kazası olduğuna göre arama kurtarmayı hani şu bayramlarda, resmi geçit törenlerinde uçarken gördüğümüz beyaz gövde üzerine turuncu kuşaklı üstünde “Sahil Güvenlik” yazan helikopterler yapmıyor muydu?
Bu helikopterler kıyı şeritlerimizde mi üslenir yoksa Eskişehir’de mi?
Ben bilemedim deyip daha fazla uzatmadan, gerisini yetkililerden gelecek bir açıklama olursa sizlere aynen aktaracağım diyerek konuyu kapatırken ufak bir hatırlatma yapayım.
Discovery ve National Geographic favori kanallarımdandır. Deniz kazalarına havadan yapılan müdahale programlarını da kaçırmam.
En sert hava koşullarının yaşandığı Kuzey Pasifik ve Arctic Okyanus kıyılarında yaşanan kazalara müdahale eden sahil güvenlik ekiplerinin gece-gündüz hangi koşullarda uçtuklarını bir izleyin derim.
Hatta..
Kevin Costner’ın baş rolünü oynadığı 2007 yılı yapımı ve gerçek hikayeden yola çıkan The Guardian isimli bir film var. İzlemeyenlere tavsiye ederim.
Hepinize iyi uçuşlar olsun..