01.07.2024

Malumunuz, hava trafik kontrolörleri “inisiyatif kullanmadan” çalışma tercihleri etkisini beklenenin üstünde hissettiriyor

Baştan yazayım, yanlış anlaşılmasın kontrolör arkadaşları suçlamıyorum.

Şimdi..

Hava trafikte çalışanların tek muhatabı DHMİ.

Yaşanan sıkıntının temelinde yatansa özellikle Ukrayna savaşından sonra Türkiye Hava Sahası üzerinde artan trafik ve buna bağlı çalışma şartları, Eurocontrol’den hak edilen gelir ve dahası yatıyor.      

Havacılıkta işleyişin doğal kuralı olan domino taşı etkisi “inisiyatif almadan çalışma” eyleminde önce pilotları geriyor.

Çünkü..

Yerde motor çalıştırma izninden tutun, takside, havada kontrolörlerin muhatabı pilotlar.

Hal böyle olunca inisiyatif eylemi nedeniyle aralarındaki diyaloğun tansiyonu da fazlasıyla yükselmiş durumda.

Kontrolör arkadaşların DHMİ ile yaşadıkları sorun, bu işte en ufak bir sorumluluğu olmamasına rağmen havada kokpit-kule atışmalarına döndü.

Yolcu olarak biz arkada otururken, pilotlarla kontrolörler arasında yaşanılan ve artık üst sınırda gerginliğe dönen diyalog hiç kuşkusuz uçuş güvenliğini de etkiliyor.

DHMİ ve kontrolörler arasında devam eden uyumsuzluğun bir diğer halkasında ise havayolu şirketleri var.

Geçelim havada daha fazla sürenin artan yakıt maliyetini, yerde sırası gelen uçuşların da “açıklanamaz” şekilde gecikmelerine neden oluyor.

Sınırlı bir süre için tatile çıkan yolcunun hedefi havalimanında oyalanmadan gideceği noktaya varmak.

Fakat şimdiye kadar (etkili oldukları tartışmasız) olan kontrolör eylemi nedeniyle gecikme yaşandığına dair ne havada nede yerde en ufak bir açıklama duymuyoruz.

Peki neden?

DHMİ’nin bu anonsların yapılmamasında bir etkisi var mı bilmiyorum.

Fakat..

Geçtiğimiz hafta cumartesi günü Ahmet Bolat’ın CNN Türk’de THY’nin yakın gelecek projelerini açıklarken arada çok önemli bir satır vardı.

Bolat aynen şunu söyledi:      

“Bizim uçaklarımızın gecikmesinin turizme etkisi çok büyük. Şu andaki rötarların Devlet Hava Meydanlarından kaynaklandığına dair bir bulgumuz var.”

Nedir bu bulgu?

En yetkili ağızdan bile bu sıkıntıyı “bulgu” olarak duyuyorsak, belli ki işler iyi gitmiyor.

Bu eylemlerin yanı sıra birde kıdemli kontrolörlerin kendi istekleriyle Anadolu’daki havalimanlarına gitmesi İstanbul, Ankara, İzmir, Antalya gibi meydanlarda içinde bulunduğumuz yüksek sezonda sıkıntıyı katlamış durumda.

Şimdi..

Kontrolörlerin inisiyatif almadan çalışma eylemlerinin bu periyodu 30 Haziran’da bitti.

Umarım DHMİ ve kontrolörler arasında iyi bir diyalog kurulur ve bu sessiz gerginlik bir son bulur.

Yoksa bu işin kimseye faydası olmadığı gibi, olumsuz sonuçlara gebe olduğu ortada.

Hepinize iyi uçuşlar olsun..