15 Temmuz akşamı yaşanan “akıl tutulması”nın ardından Türkiye genelinde hemen her dakika yeni gelişmeler yaşanıyor ve öyle görünüyor ki yaşanmaya da devam edecek.

Bu anlamda en önemli adım, geçtiğimiz 20 Temmuz Çarşamba günü Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kararıyla toplanan Milli Güvenlik Kurulu Üyeleriyle 4.5 saat süren toplantının ardından gece yarısı yine Erdoğan tarafından MGK’da alınan karar açıklandı.

Türkiye genelinde 3 ay boyunca sürecek olağanüstü hal kararı alınmıştı.

İşin sektörel tarafına bakarsak, kuşkusuz ki 15 Temmuz akşamının götürüsü bir hayli fazla olacak gibi görünüyor.

Üstelik tam Rusya krizinden çıkıyoruz derken patladı 15 Temmuz bombası..

Tam yüzler gülecek derlen, bu kez çok büyük bir acıyla sarsıldı Türkiye.

Kuşkusuz bu yolculuk da tünelde devam etmeyecek, mutlaka bu tünelden de çıkılacak.

Önemli olan bu süreçte dünyaya “Türkiye’de herşey yolunda” mesajını gerçek anlamda verebilmek, oluşacak güven ve ekonomik hasarı mümkün olduğunca geriye çekebilmek.

Bu anlamda ilk güçlü fotoğrafı Türkiye dünyaya dün Yenikapı’da verdi.

Sektörel açıdan baktığımızdaysa, bana göre önümüzde bunun için çok sıkı bir fırsat var.

Bu fırsatın adı, İstanbul Airshow 2016.

Profesyonel havacılık dünyasının yılardır yakından takip ettiği İstanbul Airshow bu yıl yaşanan gelişmeler sonucu olağanüstü hal şemsiyesi altında gerçekleşecek.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın olağanüstü hal açıklamasında, özellikle vurguladığı “ekonominin yurt içi ve yurt dışındaki hareketine en ufak bir yansıması olmayacaktır” sözleri tamda bu anlamda açık bir arena konumuna getirmiyor mu İstanbul Airshow’u?

İşte bu yüzden tam bir fırsattır diyorum İstanbul Airshow.

Yeter ki devlet büyüklerimiz ve tüm kurum ve kuruluşlar da bu yıl düzenlenecek olan İstanbul Airshow’a “olağanüstü” yaklaşsın.

Bu olağanüstü hallerin yaşandığı ülkemizde, dünya havacılık devlerinin gözünü üstümüze dikeceği 6-9 Ekim tarihlerinde, İstanbul Airshow’u olağanüstü bir hale getirsin.

Dünyaya havacılık sektöründe de “güçlüyüz, güvenliyiz” mesajını bu doğal ortamda versin.

Üstelik İstanbul Airshow’a yıllarca Ulaştırma Bakanı olarak büyük katkıları olan Binali Yıldırım’ın hemen hemen tüm siyasilerden çok daha yakından bildiği bu önemli fuara bu yıl Başbakan olarak tanıklık edecek.

Bunun için başta hükümetimiz olmak üzere tüm yerli katılımcıların ve kuşkusuz medyanın çok önemli bir sınavı haline dönüştü gibi duruyor İstanbul Airshow.

Haydi bakalım, hepimiz ayağa kalkalım ve dünyaya havacılık sektöründe de güvenli ve kazançlı bir ülke olduğumuzu gösterelim.

Tüneldeki yolculuğumuzu ticari anlamda bir an önce kısaltmamızın en önemli fırsatına dönüşen İstanbul Airshow’u “olağanüstü” hale getirelim.

Hepinize iyi uçuşlar olsun..