12.07.2021

Farkında mısınız bilmem..

Yıllardır uzaylılar dünyayı istila edecek filan derken, insanlık uzayı istila etmeye başladı.

Gelişmeler malum..

Pazar günü havacılık dünyasının gerçek anlamdaki çılgın patronu 71 yaşındaki Richard Branson, Türkiye saatiyle 17.40’ta Uzay uçağı, VMS Eve ile dünyadan teker kesti.

Uçağın gövdesinde 50 bin feet’e yükselen Virgin Galactic, içinde ikisi uçuş görevlisi, üçü uçuş uzamanı ve Branson olmak üzere 6 kişiyle uçaktan ayrılıp uzaydaki turuna başladı.

Toplam 69 dakika süren uçuş sonunda uzay aracı Virgin Galactic, uçuşun başladığı New Mexico’da ilk uzay havalimanı olan Space Port’a başarılı bir iniş yaptı.

Takip edenler bilir, Jeff Bezos’la müthiş bir yarış vardı aralarında uzay seyahatleri için.

Sonuçta Richard Branson ipi göğüsleyen isim oldu.

Branson’un, öyle çokta uzun olmayan havacılık dünyasındaki geçmişine bakarsanız, filosunda sadece üç adet B747-400’ün gövdesine yazdığı “No way out BA, AA” sloganıyla başladı.

Üç uçakla “Çıkışınız yok British Airways, American Airlines” sloganıyla Atlantik uçuşlarına başladığında kafa tuttuğu her iki şirketin elindeki uçak sayı binden fazlaydı.

Bugünse geldiği nokta bu..

Uzaya yolcu taşımacılığı geçtiğimiz Pazar günü resmen başladı.

Branson’un uzay uçuşlarındaki ticari hedefiyse yılda 400 uçuş ve 1 milyar dolar gelir.

Şimdi sırada daha uzun süreli uzay uçuşları var. Hemen sonrasındaysa uzay otelleri.

Uzayda açılan turistik sayfanın ardından, bilimsel ağırlığı olan daha büyük projelerse hızla yol alıyor.   

Amerikalıların Seti projesine göre ilk etapta 18 astronot birden Ay’a yerleşiyor.

Projeye göre sonrasında daha kalabalık bir gurup ve hemen ardından daha da kalabalığı gidecek.

Aslına bakarsanız araçlar geliştikçe her defasında çok kalabalık gruplar ve ekipman gidecek Ay’a.

Mars ise dünyanın ilçesi yapılma yolunda hızla ilerliyor.

Ruslar..

Çinliler..

Uzay gelişimindeki yarışı hiç boş bırakmadı.

Çin geçtiğimiz hafta indiği Mars’tan son derece başarılı fotoğraflar göndermeye başladı bile.

Bu arada bizim geçtiğimiz yıl kurulan Uzay Ajansı’nın bütçesi 5 milyon dolar olarak açıklanmıştı.

Bu parayla uzay çalışmalarında neler yapılabilir bilemem ama muhtemelen “bütçe bütçedir” anlayışı hakim oldu.

Belli ki biz “Dedi ki götür beni Ay’a” dinlemeye devam edeceğiz.  

Sonuç..

İnsanlık olarak uzaylılar mı bize merhaba der, yoksa biz mi onlara evinde merhaba deriz onu zaman gösterecek.

Hepinize iyi uçuşlar olsun..