YAZARLAR
ŞİRKET MENFAATİ
18.10.2021
Geçtiğimiz hafta AirTürkHaber yine çok önemli bir habere imza attı.
THY kaptanı kronik yorgunluğa yenik düşerek, kokpitteki koltuğunda yığılıp kaldı.
Aslında o gün yaşanan olayın detayları gerçekten çok vahim.
AirTürkHaber, bu haberde tüyler ürperten tüm detaylara sahip olmasına rağmen, vahamet yaşanmaması adına ayrıntılara girmedi.
Şimdi gelelim bu vahamete davetiye çıkaran THY yönetimine..
Bunca yıldır (35) gördüğüm en “ilginç” THY yönetimine.
“İlginç”ten kastım..
Türkiye’nin gerçek anlamdaki global markası THY, şimdiye kadar gelen-geçen tüm yönetimlerin hiçbir şekilde uygulamadığı “ben ne dersem o olur, kuralları ben koyarım o kadar..” anlayışıyla yönetildiği ortada.
Mesela; Pandemi kuralları uçuşta servis hizmetinde normale dönerken, çalışanlar için mesai-maaş halen pandemi..
Kokpitin mesai saatleri SHGM’yle yapılan çalışmada özel izinlerle istenildiği gibi oynanıyor.
Gerekçe olarak “şirket menfaati nedeniyle” ibaresi ekleniyor.
Peki soralım o zaman..
Ne tür bir menfaattir bu?
Öyle ya, THY bu ülkenin dünya arenasındaki en güçlü markası olduğuna göre, bu menfaati bilmek bizim en doğal hakkımız.
Uçuş güvenliğini tehlikeye sokacak mesai şartlarını uygulamak nasıl bir menfaat olarak algılanıyor?
Ya da, “menfaat”in Türkçe karşılığı THY yönetiminde farklı bir anlam mı taşıyor?
Pilotun kokpitte bayılması, sürekli yayınlanan uçuş emniyet bültenlerinde son dönemde yorgunluk kaynaklı hataların büyük artış göstermesi, şirket menfaatine midir?
Hatırlayın, daha 40 gün önce, THY’nin en yeni hatlarından olan New Jersey Newark Havalimanı’nda A330’un kaptanı taksi yolundan kalkışa geçmiş, kulenin uyarısıyla durmuştu.
Neden oluyor bunlar?
Şirket menfaati için mi?
THY uçucu ekipleri arasında düzenlenen ve geçtiğimiz hafta yayınlanmaya başlayan anketin sonuçları ortada.
Ne diyor pilot ve kabin çalışanları?
Pandemi fırsatçılığa dönüştü mü? Evet.
Yaptığınız işin karşılığını alıyor musunuz? Hayır.
Liyakat var mı? Yok.
Mutlu musunuz? Hayır.
Şirkete güven yok, siyasi kayırmacılığın en üst seviyede olduğuna hem fikirler, mutlu değiller, yorgunlar ve gizli kapaklı yapılan anketlerle sıkıntılarını dile getirmeye çalışıyorlar.
Sonuç; Kokpitte koltuğa yığılıp kalıyorsun, dikkate alan yok.
Dedim ya, gördüğüm gelmiş-geçmiş en “ilginç” THY yönetimi budur.
Hepinize iyi uçuşlar olsun..
